KETEBE Hat Sanatı, Ünlü Hattatlar, Hat Sanatkârları ve Eserleri
KETEBE Hat Sanatı, Ünlü Hattatlar, Hat Sanatkârları ve Eserleri

Şeyh Abdülkadir Efendi

Hattat
مدرسة الحافظ عثمان في الأقلام الستة

تاريخ الوفاة H. 1163
M. 1749-1750
محل الميلاد İstanbul-Eyüp, Şah Sultan Tekkesi
مكان الدفن İstanbul-Eyüp, Şah Sultan Tekkesi Haziresi

نبذة عن الفنان

Tarikat-ı Halvetiyye'den Eyüp’deki Şah Sultan Tekkesi Şeyhi Abdullah Efendi’nin oğlu olarak mezkur tekkede doğdu. Tarikat terbiyesini babasından alarak hilayetiyle şeref-yab oldu. Ayrıca hüsn-i hatta da gayret ile Eğrikapılı Mehmed Râsim Efendi’den aklam-ı sitteden icazet aldı. Dergahın hadimlerinden olup ömrünü mushaf-ı şerif, Dela’ilü’l-hayrat ve sa’ir resa’il kaleme almakla geçirdi. Biraderi Şeyh Mahmud Efendi'nin vefatı üzerine H. 1162/M. 1749’da tekkenin postuna geçtiyse de, bu görevde iken H. 1163/M. 1750 yılında vefat etti. mezkur tekkede medfundur. Ruhani ve cismani tabib olduğu menkuldür.

الأساتذة

Eğrikapılı Mehmed Râsim Efendi
الأقلام الستة

Müstakimzâde Süleyman Sâdeddin, Tuhfe-i Hattatin

Pederi Cankurtaran Şeyhi demekle arif, Belgradiyyü’l-asl bir şahs-ı zarif olup üç vâsıta ile Muslî Efendi’ye ve ondan Ümmü Sinan’a silsile-i tarîkleri peyvestedir. Hırmen-i Halvetiyye-i bi’l-hâdan ceste dâne-i vücûdları menfiyyen Gelibolu’da kayd-ı sivâdan “mazhar” (1145) târihinde vareste oldu. Kendileri hüsn-i hatt-ı sülüs ü neshi nâmdaş-ı Ebü’l-Kâsım şevhü’ş-şüyûh-ı ma’ârif ü merâsinı Hâce Mehmed Râsim Efendi’den temeşşuk edip dâ’ire-i icâzete reşide olmuştu. Ebû Eyyûb-i Ensârî civarında Şâh Sultân Hânkâhı’nda pederlerinden sonra biraderleri Şeyh Abdurrahîm ba’dehu Şeyh Mahmûd Efendi'ye sâlis-i selâse olup post-nişîn-i kemâl olmuştur. Fi’l-asl illet-i mizâca mübtelâ olmakla bir seneden yirmi iki gün noksân müddette bunlar dahi medkûkan “şeref-yâb-ı arş” (1163) târihi leyle-i berâtında tayy-ı defter-i sivâ ve hânkâh-ı mezbûr pîş-gâhında biraderleriyle âsûde-i çemen-suffe-i me’vâ oldu. Muktezâ-yı mizâcları üzere tabîb-i cismânî vü rûhânî olmuştu. Şifâ ve Vefa ve Delâ’il ve sâ’ir kütüb ü resâ’il ketbiyle yâdigâr-ı rûzigar eylemişlerdir. Bu fakir ile kudemâ vadisi üzere âmîzeş-gîr-i ülfet idiler. Revvahallâhu rû-hahu ve zade fütûhahu.