Hâfız Ahmed İzzet Ağa
NazîfzâdeHafız Osman Aklâm-ı Sitte Ekolü
Sanatkâr Hakkında
Dîvân-ı Hümâyûn hâcegânından İsmâ‘il Efendi’nin oğlu olarak İstanbul’da doğdu. Dedesine nisbetle “Nazîfzâde” künyesiyle tanınırdı. Küçük yaşta Kur‘an-ı Kerîm’i hıfzettti. Babasının vefâtı üzerine H. 1209/M. 1794 senesinde Enderûn-ı Hümâyûn’da Hazîne Odası’na alındı. Burada iken İzzetzâde Mehmed Emîn Efendi’den de sülüs ve nesih dersleri aldı. Ayrıca ta’lik meşketti.
Sarayda bazı küçük
hizmetlerin ardından peşkîr gulâmlarından olduğu bilinmekteyse de, bundan
sonraki ahvâli hakkında bir bilgi yoktur. Son eserinin tarihine istinâden H.
1236/M. 1821 senesinden sonra vefât ettiği anlaşılmaktadır.
Ketebe.org İsmail Orman
Şiir ile de ilgilenmiş olan Nazîfzâde Ahmed İzzet Ağa’nın, kimden öğrenmiş olduğunu bilmediğimiz hatt-ı ta’likte Yesârîzâde Mustafa İzzet Efendi’ye mu’adil yazılar yazmağa muktedir olduğu nakledilmektedir. Öte yandan bazısı Topkapı Sarayı Müzesi’nde bulunan günümüze intikal etmiş eserleri, gubârîde de mâhir bir hattat olduğunu göstermektedir.
H. 1225/M. 1809-1810’da nesihle yazdığı Risâle-i Emîne adlı
eseri Kahire’de, H. 1236/M. 1821’de ta’likle yazdığı bulunan Dîvân-ı Sabîh adlı
eseri İstanbul Üniversitesi Kütüphânesi’nde ve H. 1235/M. 1820’de yine ta’likle
yazdığı Akifzâde Abdürrahîm Efendi’nin Mir‘âtü’n-nâzirîn adlı eseri de Atatürk
Kitaplığı’nda bulunmaktadır. Özel koleksiyonda da H. 1219/M. 1804 yılında yine
ta’likle istinsâh ettiği Erzurumlu İbrahim Hakkî Efendi’nin Ma’rifet-nâme adlı
eseri vardır.