İbrahim Nâmık Efendi
Hafız Osman Aklâm-ı Sitte Ekolü
Sanatkâr Hakkında
Hayatı hakkında fazla bir bilgi yoktur. Hüsn-i hattı evvela Hüseyin Hablî’den ve daha sonra da Yedikuleli Seyyid Abdullah Efendi’den meşkederek icâzet almıştır. Eğitimini tamamladıktan sonra küttâbdan olarak ricâl ve vüzerâya senelerce hizmet etmiştir. Nakşibendî Târikatı’na mensup derviş-meşreb bir zât olan İbrahim Nâmık Efendi, H. 1180/M. 1766 yılında vefât ederek, Şehzâdebaşı’nda muhiblerinden Hattat Şehzâdeli İbrahim Efendi’nin yanına defnedilmiştir.
Hocaları
Talebeleri
Müstakimzâde Süleyman Sâdeddin, Tuhfe-i Hattatin
Şeyh Seyyid Murad Efendi tarafına müncezib ve hulefasından Şeyh Ali-i Kadim'den ahz-ı nisbetle mürid-i müntesib olmuştur. Bu muhabbetleri vesilesiyle ser-levha-i Tarikat-ı Nakşbendiyye olan Hace Muhammed Baha’üddin-i Nakşbend ism-i samilerin celi kalem ile resm buyurup ülfet-i kadimimize binaen bu fakire bir tarih inşadıyla emr buyurup tenbihlerine imtisalen bir iki beyt inşad olunmuştu. Bu eyyamda levha-i mezbure Kasr-ı Arifan'a Hazret-i Pir'in merkadine Şeyhü'l-islam Veliyyüddin Efendi iltizamıyla irsal olunmuştur...
"Şeref-ı hat" (1189) tarihi Zi'l-hicce’sinde idin
ibtida günü rıhlet ve Şehzadeli İbrahim Ağa'mn yanına defnolundu.
Ketebe.org İsmail Orman
Özellikle celî sülüs ve divânî ile müsennâ kompozisyonlarda mâhir olduğu nakledilen İbrahim Nâmık Efendi’nin Hattat Giridî Mehmed Efendi’nin mezartaşı kitâbesini kaleme aldığı bilinmektedir. H. 1141/M. 1728-1729’de nesihle istinsâh ettiği Trâşiden-i Kalem ve Usûl-i Hat adlı eseri Millet Kütüphanesi’nde(Alî Emirî, 804), H. 1157/M. 1744’te nesih ve ta’likle yazdığı İbn-i Selef’in Mizânü’l-hat adlı eseri ise Fransa’da Bibliothèque Nationale’dedir(Schefer). H. 1180/M. 1766-1767’de yine nesihle istinsâh etiği Tırmizî’nin Cami’ü’s-sahih adlı eseri de Zeytinoğlu Kütüphanesi’ndedir(910).