KETEBE Hat Sanatı, Ünlü Hattatlar, Hat Sanatkârları ve Eserleri
KETEBE Hat Sanatı, Ünlü Hattatlar, Hat Sanatkârları ve Eserleri

Mustafa Cevdet Efendi

Hattat
Hafız Osman Aklâm-ı Sitte Ekolü

Ölüm Tarihi H. 1201
M. 1787
Doğum Yeri İstanbul
Mezar Yeri İstanbul-Fatih, İsmail Ağa Cami Haziresi

Sanatkâr Hakkında

Acem kılıcı” nâmı ile yâd olunan Mustafa Seyfî Efendi’nin hafîdi ve şıkk-ı evvel defterdârlarından Mehmed Behçet Efendi’nin oğlu olarak İstanbul’da doğdu. Babasının dâiresinde fevkalade bir tahsîl gördüğü gibi, kendisinden aklâm-ı sitte ve Dedezâde Seyyid Mehmed Sa’id Efendi’den ta’lik meşkederek, her ikisinden de icâzet aldı. Babasının H. 1168/M. 1744’deki vefâtı üzerine hulefâlıkla Sipâh Kalemi Kitâbeti’ne alındı.

Kalemde nice zaman hizmette bulunduktan sonra hâcegân zümresine alınarak, arabacılar kâtibliğine tayin edildi. H. 1185 senesi Zi’l-ka’de’sinde(Şubat-1771) mevkûfâtî, H. 1198/M. 1774’de ve H. 1200/M. 1785’de def‘aten süvârî mukabelecisi olup bu görevde iken H. 27 Rebi’ü’l-âhir 1201/M. 16 Şubat 1786 tarihinde vefât etti. Ankaravî Mehmed Efendi Medresesi ittisâlindeki hânesinin yanında medfûn bulunan babasının defnedildiyse de, mezarları daha sonra İsmâ’il Ağa Cami hazîresine nakledilmiştir.   

Hocaları

Dedezâde Seyyid Mehmed Sa'id Efendi
Ta’lîk
no image
Mehmed Behçet Efendi
Aklâm-ı Sitte

İbnü’l-Emin Mahmud Kemal İnal, Son Hattatlar

Kabrinin kitâbesi şöyledir:

Merhûm ve mağfûrun-leh hâcegân-ı Dîvân-ı Hümâyûn’dan mukābele-i süvârî iken azîm-i kurb-i rahmâni ve hatt-ı ta’likde İmâd-ı sânî olan Behçetzâde Mustafa Cevdet Efendi rûhu içün rızâ’en-lillâh el-Fâtihâ. 27 R(ebi’ü’l-)â(hir) 1201.

İmâd-ı sânî” ünvânına lâyık görülmesi, İmâdâne yazılar yazmış olduğuna delâlet eder. Te’essüf ederim ki, ben yazısını göremedim.

Habib Efendi Hat ve Hattatân’da – kendine mahsûs şive ile – diyor ki: Hatt-ı ta’like te’allûk edüp Dedezâde Seyyid Mehmed Efendi’den tahsîl-i behçet ve tekmîl-i cevdet eylemişdir. Üstâdının me’zûn-ı râbi’idir. Hüsn-i hatdan ma’ada kemânkeş ve tüfenk-endâz ve sâ’ir me’ârifde dahi akrânının ger-efrâzı idi.

Üstâdı Dedezâde’nin, bu zât içün yazdığı gâyet nefis meşk murakkā’ını vaktile bir sahafda görmüşdüm. Hatırladıkca,

Hasretin gönlümde lâkin, kimbilir sen nerdesin?

şarkısını kemâl-i te’essürle terennüm ediyorum.