Ramazânzâde Abdülkadir Efendi
Hafiz Osman's School in the six scripts
About Artist
Ramazân Efendi’nin oğlu olarak Hacıoğlu Pazarcığı’nda doğdu. Sultan 4. Mehmed'in şehzâdesi Mehmed’in evlerinde doğması üzerine babası mânsıbla İstanbul’a nakledildiği gibi, kendisi de Enderûn-ı Hümâyûn’a alındı. Buradaki tahsîli esnâsında Hâfız Osman’dan aklâm-ı sitte meşkederek icâzet aldı. Daha sonra Dîvân-ı Hümâyûn Kitâbeti’nin hulefâlarından olup tedrîcen hâce rütbesini elde etti.
Hesâp işlerine olan olan vukufu nedeniyle bir müddet sonra Defter Emîni, ardından Tezkîre-i Evvel ve nihâyet Süvârî Mukabelecisi oldu. 1708 yılında Cizye Muhâsebeciliği’ne ta’yin edildiği gibi, Kırım Savaşı sonrasında müfettiş olarak Azak’a gönderildi. Rus sınırının tashihinde görev alıp avdetinde eski görevine devam etti. 1714 yılında re’isü’l-küttâb olduysa da, 1717 yılında azledilerek Hacıoğlu Pazarcığı’na sürüldü. Bir müddet sonra affedilerek, tekrar İstanbul’a döndü. Az sonra yeniden Defter Emîni, ardından Defterdâr-ı Şıkk-ı Sâlis ve son olarak Rûz-nâme-i Evvel oldu. Bu görevde iken H. 1133/M. 1721 senesinde vefât etti.
Masters
Ketebe.org İsmail Orman
Bilgili ve olgun biri olarak tanınmakta olup nesih ve dîvânî kitâbette, özellikle de tuğra tersîminde son derece mâhir olduğu menkûldür.
H. 1094 senesi Muharrem’inde(M. Ocak-1683) itmâm eylediği Delâ’ilü’l-hayrât’ının görülmüş olması, evâ’il-i hâlinde müstensihlikle meşgul olduğunu göstermektedir.
Müstakimzâde Süleyman Sâdeddin, Tuhfe-i Hattatin
Ecdadı Hacıoğlupazarı’ndandır. Kendi âbâ-i selâsesi bi’l-cümle hâccü’l-Harameyn’dir. Mosko ve Kazak seferleri esnasında Sultân Ahmed Hân-ı Sâlis hazretlerinin velâdetleri belde-i mezbûrede “Ahmed-i Sâlis” (1084) târihinde bunların cedd-i emcedi Ahmed Ağa’nın sa’tulet-hânelerinde vâki’ olmakla pederleri Devlet-i Aliyye’ye tahsîl-i intisâb-ı tâm ve defterî-i şıkk-ı evvel-i be-nâm dahi olmuştur. Biraderi Abdullâh Efendi ile ma’an hüsn-i hatt-ı sülüs ü neshte farkadân-ı sa’âdet-iktirân gibi nâmdaş-ı Zinnûreyn Hâfız Osmân Efendi’den iktibâs-ı nûr-ı temeşşuk u ta’allüm ve icâzetleriyle dahi vâsıl-ı ser-menzil-i tefehhüm olup Devlet-i Aliyye’de menâsıb-ı âliyeye nâ’il ve mükerreren mansıb-ıriyâset-i küttâba dahi vâsıl olmuştur. Rûz-nâmçe-i evvel ile mübeccel iken “izzet-hâne” (1133) târihinde sahn-ı cinâna revâne oldu.