Abdurrahmân Çelebi
Süleymaniyeli Abdi çelebiŞeyh Hamdullah Aklâm-ı Sitte Ekolü
Sanatkâr Hakkında
Kastamonulu olan Abdurrahmân Çelebi, medrese eğitimi için gittiği İstanbul'da Suyolcuzâde Eyyubî Mustafa Efendi'den sülüs ve nesih meşkederek icâzet aldı. Özellikle nesihte üstâdına lâyık bir hattat oldu. Eğitimini tamamladıktan sonra Süleymaniye'deki Hacı Hamzâ Mescidi'nin müezzinliğine getirildi. Burada uzun müddet görev yaptığından, "Süleymaniyeli Abdî Çelebi" lâkabıyla meşhûr oldu. H. 1098-M. 1686-1687 yıllarında vefât ettiyse de medfeni bilinmemektedir.
Ketebe.org İsmail Orman
Abdestsiz yere basmayacak kadar dini-bütün biri olan Abdurrahman Çelebi’nin kırktan fazla mushâf yazdığı nakledilmektedir. Hattatlığının yanı sıra müzehhibliği ile tanınmakta olup bu sanatı zamanının önde gelen üstâdlarından biri olan Bosnevî Hasan Efendi'den öğrenmişti.
Müstakimzâde Süleyman Sâdeddin, Tuhfe-i Hattatin
Kastamonî’dir. Süleymâniyeli Abdî Çelebi demekle arif ve Hâcı Hamza Câmi’nin mü’ezzini bir vücûd-ı zariftir. Tezhîbde ve envâ’-ı cildi tertîbde Bosnevî Hasan’ın şâkirdi olan Sâlih Çelebi’den görmüştür. Kendisinin dahi Haydarpaşalı İbrahim Çelebi gibi üstâd şâkirdi zamanımızda pîşrev ü pîş-kadem-i san’atıdır. Hüsn-i hatt-ı sülüs ü neshi dahi zamîme-i ma’ârifi edip Suyolcuzâde Mustafâ Efendi’den ta’allüm ve izn ile resîde-i kemâl olmuştur. Bu mısra’-ı târihi teberrüken zuhûr eyledi:
Müzehheb levha zîb ü eedvel-i vasi oldı me’vâda (1098)