Teknecizâde İbrahim Efendi
Şeyh Hamdullah Aklâm-ı Sitte Ekolü
Sanatkâr Hakkında
Üsküdârlı olan Teknecizâde İbrahim Efendi’nin hayatına dâir neredeyse hiç malûmât yoktur. Künyesine bakılırsa, pazar kayığı işleten bir teknecinin oğlu idi. Eğitimi esnasında hemşehrîsi Hasan Üsküdârî’den aklâm-ı sitte dersleri aldığı bilinmektedir. Onun vefâtından sonra da tilmizlerinden Hâlid Erzurumî’den meşke devam ederek, ondan da icâzet almaya muvaffâk olmuştur. Hüsn-i hatta. bilhassa celi kaleminde zamanının önde gelen simalarından iken H. 1084/M. 1673-1674 yıllarında vefât etmiştir. Medfeni hakkında bir bilgiye ulaşılamamıştır.
Ketebe.org İsmail Orman
Hüsn-i hattaki mahâreti nedeniyle vaktinde Şeyh Hamdullah tEkolü'nün en kudretli isimlerinden biri hâline gelen Teknecizâde İbrahim Efendi, özellikle celîde yegâne-i zaman idi. Bu münâsebetle Hatice Turhan Vâlide Sultân’ın nâmına tamamlanan Eminönü’ndeki Yeni Cami ve türbesinin yazıları ona sipâriş edilmişti.
Son derece titiz bir hattat olduğu bilinen Teknecizâde İbrahim Efendi’nin, burada kullanılacak yazıların tatbîkine nezâret ettiği ve hatta çini üzerine nakşedilecek yazılarda kusur olmaması için İznik’e giderek, yazıları bizzât çini üzerine işlediği rivâyet edilir. Bununla birlikte mahâret ve çabalarının Sultan Mehmed Hân-ı Râbi tarafından yeterince takdîr edilmediği için yazıdan soğumuş olması da meşhûrdur.
Celîdeki kudretinin timsâli olan Yeni Cami yazıları hâricinde, 1650'de Sultan’ın emriyle yazdığı çâr yâr-ı güzîn hazerâtının esâmîsini hâvî levhâlar Ayasofya Cami’ne asılmış iken, yıpranmış olduklarından 19. yüzyılda Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin yazdığı levhâlarla değiştirilmişlerdir. Cevrî İbrahim Çelebi’nin Bâyezid Cami’ndeki tarihi ile Hasköy’deki Sultan Mehmed Hân ve Kasımpaşa’daki Emîn Efendi çeşmelerinin kitâbelerinin de ona ait olduğu bilinmektedir.