Seyyid Mehmed Bâhir Efendi
Fotoğraflar
Sanatkâr Hakkında
H. 1205/M. 1790'da İstanbul'da doğduğu bilinmekle beraber, nesebi ve eğitimine dâir hiçbir bilgi yoktur. Kazasker Yağlıkçızâde Abdülkadir Bey’den meşketmiş olduğu hatt-ı ta’likteki mahâretine istinaden Enderûn-ı Hümâyûn’da hatt-ı ta’lik talimine memur edilmiş ve vefâtına kadar bu hizmette bulunmuştur. Zamanının şeyhü’l-hattâtîni addolunacak derecede kudretli bir hattat olduğu, pazartesi günleri Enderûn-ı Hümâyun’da, perşembe günleri de Molla Gürânî civârında, Molla Şeref Mahâllesi’ndeki evinde talebeye ta’lik meşkettirdiği bilinmektedir. Bu hâl üzere iken H. 12 Rebi’ü’l-evvel 1282/M. 5 Ağustos 1865 tarihinde vefât etmiş ve Eyüp’de Kaşgârî Dergâhı önüne defnedilmiştir.
Eserleri
Akrabalar
Hocaları
Talebeleri
İbnü’l-Emin Mahmud Kemal İnal, Son Hattatlar İbnülemin Mahmud Kemal İnal
Molla Gürânî civârında, Halıcılarköşkü’nde Molla Şeref Mahâllesi’ndeki evinde mürace’at edenlere Perşembe günleri ta’lik meşk ederdi. Pazartesi günleri Enderûn’daki vazifesini ifâ eylerdi. Naklolunduğuna göre, iki tarafdaki talebenin adedi iki yüzü bulurdu. Sıra ile ta’lim ederken boş olan talebenin eline mürekkeb şişesini vererek çalkalatır, mürekkebi terbiyye ederdi. Kâğadın iyi olmasına itinâ ederdi.
Mevlevî Târikâtı’na mensub idi. 12 Rebi’ü’l-evvel 1282[5 Ağustos 1865]’de vefât etdi. Eyüp’de Kâşgârî Dergâhı önünde medfûndur. Kabrindeki kitâbe şöyledir:Yâ Hazret-i Mevlanâ
Ketebe.org İsmail Orman
Değerli bir hattat olan Seyyid Mehmed Bâhir Efendi, Türk ta’lik hattının Yesârîzâde Mustafa İzzet Efendi ile kendi vadisinde akmağa başladığı bir dönemde, eski tarzın mümessili olarak iştihâr etmiştir. Buna mukabil hüsn-i hatta son derece ehemmiyet vermesi, kâğıdın kalitesinden mürekkebin terbiyesine kadar her hususa büyük bir itinâ ile yaklaşması nedeniyle zamanında bir hayli rağbet görmüş ve “şeyhü’l-hattâtîn” ünvânını hakkıyla ittihâz eylemişti. Zamanında böylesine meşhur bir hattat olmasına rağmen, terceme-i hâlinin neredeyse meçhûle karışmış olmasını, temsilcisi olduğu üslûbun Yesârîzâde Mustafa İzzet Efendi’ninki karşısında tutunamamış olması ile açıklayabiliriz.
Müzelerde ve özel koleksiyonlarda müte’addid kıt‘a ve levhâsına tesâdüf edilen Seyyid Mehmed Bâhir Efendi’nin Hürrem Sultan Türbesi’nde H. 1273/M. 1856-1857) tarihli kıt‘ası(Env. no: 30), Yahyâ Efendi Türbesi’nde de H. 1278/M. 1861 tarihli “İttekü firâsetü’l-mü’min” hadis-i şerîfi yazılı levhâsı(Env. no: 210) bulunmakta olup her biri mümtâz hattâtîn-i kirâmdan olduğuna şahâdet eder.